Türk ekonomi uzmanları ve analistleri, Katar ve Türkiye’nin ekonomik entegrasyon için güçlü potansiyele sahip olduğunu ve her iki tarafın da avantajlı olduğu birçok ekonomik sektörde ticari iş birliği yaptığını vurguladı.
Katar Haber Ajansı’na (QNA) yaptıkları açıklamalarda, Ankara’da düzenlenen Katar-Türkiye Yüksek Stratejik Komite’nin onuncu toplantısının, iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari iş birliğini artırmada ve karşılıklı fayda sağlayacak yeni ekonomik fırsatlar keşfetmede büyük önem taşıdığını belirttiler.
Bu kapsamda, Uluslararası İş Forumu (IBF) Başkan Yardımcısı Gazi Mısırlı, Türkiye-Katar ilişkilerinin gücüne dikkat çekerek, ilişkilerin özellikle ekonomi ve turizm başta olmak üzere tüm alanlarda sürekli geliştiğini vurguladı. Mısırlı, Katar ve Türkiye arasındaki ekonomik ilişkilerin önemli bir ilerleme kaydettiğini, karşılıklı yatırımlarda büyük bir artış yaşandığını ve ticaret hacminde önemli bir sıçrama gerçekleştiğini ifade etti.
Ayrıca, Türkiye ile Katar arasındaki ekonomik koordinasyonun her zamankinden daha güçlü hale geldiğini ve artık uzun vadeli stratejik iş birliği aşamasına ulaştığını belirtti.
Katar-Türkiye İlişkilerinin Gelişimi
Arap ve Türk İş İnsanları Derneği (ARTIAD) Başkanı Cemaleddin Kerim ise, Türkiye-Katar ilişkilerinin siyasi ve ekonomik açıdan en güçlü dönemini yaşadığını ve iki ülkenin son on yılda büyük bir yakınlaşma kaydettiğini söyledi.
Kerim, iki ülke iş insanları arasındaki ortaklıkların artırılmasına büyük önem verdiklerini ve özellikle önümüzdeki dönemde Türk ve Katarlı yatırımcılar arasındaki iş birliğinin genişletilmesi gerektiğini vurguladı.
İki ülke arasındaki büyüyen ekonomik iş birliği, artan siyasi uyum ve ortak bakış açılarının gelişmesi ile birlikte ilişkilerin her geçen gün daha da güçlendiğini belirten Kerim, Türkiye’nin Katarlılar için önemli bir turizm destinasyonu haline geldiğini ifade etti.
Özellikle Katarlı yatırımcıların Türkiye’deki bankacılık ve gayrimenkul sektörlerine ilgisinin arttığını vurgulayan Kerim, 2018 yılında Katarlı yatırımcıların Türkiye’de yabancılar arasında en fazla yatırım yapan grup olduğunu hatırlattı.
Türkiye Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise kısa süre önce Doha’da düzenlenen Türkiye İş ve Yatırım Fırsatları Konferansında yaptığı konuşmada, Türkiye-Katar siyasi ve ekonomik ilişkilerini “harika” olarak nitelendirdi. Şimşek, bu olumlu ilişkilerin ticari bağlara da olumlu yansıdığını ve ticaret hacminin hızla büyüdüğünü ifade etti.
Şimşek, “Bu ilişkileri güçlendirmek için tüm koşullar uygundur. Yapmamız gereken tek şey, iş insanlarının daha fazla ticari iş birliği kurmalarını sağlamak için onlara gerekli yolu açmaktır” dedi.
Son yıllarda Doha ile Ankara arasındaki ilişkiler, özellikle ekonomik alanda büyük bir ilerleme kaydetti.
Türkiye’deki Katarlı Yatırımlar Hızla Artıyor
Türkiye’de faaliyet gösteren Katarlı şirketlerin sayısı 711’i aşarken, bunların 664’ü Katarlı ve Türk ortak sermayesiyle kuruldu. Tamamen Türk sermayeli şirket sayısı 47, serbest bölgelerde faaliyet gösteren Türk şirket sayısı ise 15 olarak kaydedildi. Buna ek olarak, Türkiye’de aktif olarak faaliyet gösteren Katarlı şirket sayısı 183’ü geçti.
Katarlı yatırımcıların Türkiye’deki doğrudan yatırımları hızla artarak 33,2 milyar dolara ulaştı. Öte yandan, Türk inşaat şirketlerinin Katar’da gerçekleştirdiği altyapı projelerinin toplam değeri 22 milyar dolar olarak kaydedildi.
Turizm alanında ise 2016 yılında yaklaşık 30 bin Katarlı Türkiye’yi ziyaret ederken, bu sayı 2019’da 110 bine, 2023’te ise 150 binin üzerine çıktı.
Türkiye ve Katar, düzenli olarak toplantılar yapan Katar-Türkiye İş Konseyi’ni kurarak, Türkiye Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve Katar İşadamları Derneği (QBA) aracılığıyla iş birliği yapmaktadır.
Türkiye, sanayi, turizm, hizmetler, yatırım, bankacılık ve tarım gibi çeşitli sektörlere dayanan büyük bir ekonomiye sahiptir.
Son yıllarda Türkiye, Katarlılar için en çok tercih edilen turizm destinasyonlarından biri haline geldi. Bu durum, Türkiye ekonomisine önemli bir katkı sağlarken, Katarlı yatırımcıların özellikle turizm alanında yapacakları yatırımların, Türkiye ekonomisine doğrudan destek sunabileceği değerlendirilmektedir.
