Fransız gazetesi Le Monde, son yayımladığı bir haberinde Katar’ın Afrika kıtasında diplomatik arabuluculuk rolünü giderek genişlettiğine dikkat çekti. Haberde, Katar’ın Darfur’dan Çad’a ve son olarak Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin doğusuna kadar nüfuzunu artırdığı belirtildi.
Gazeteye göre, bu Katar hamlesi, Doha’nın “İsrail” ile “Hamas” arasındaki arabuluculuk çabalarında devam eden zorluklarla karşılaştığı bir dönemde gerçekleşiyor. Ancak Katar, bunun yanında Doğu Kongo’da otuz yıldır süregelen ve son derece karmaşık olan başka bir kriz dosyasıyla da karşı karşıya.
Haberde şöyle denildi: “Sürpriz bir adımla, Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al Sani, 18 Mart’ta Doha’da, Kongo Demokratik Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Félix Tshisekedi ile Ruanda Cumhurbaşkanı Paul Kagame’yi doğrudan bir görüşmede bir araya getirdi. Bu, iki ülke arasında artan gerilimin ardından gerçekleşen ilk doğrudan temas oldu.”
Le Monde’un aktardığına göre, bu girişim, Katar’ın Ruanda Cumhurbaşkanı ile sahip olduğu yakın ilişkiler sayesinde mümkün oldu. Bu ilişkiler, Katar Havayolları’nın Ruanda Ulusal Havayolu şirketinde sahip olduğu hisseler ve Kigali’nin doğusunda inşa edilmekte olan yeni havalimanı projesi gibi stratejik yatırımlarla destekleniyor.
Öte yandan, görüşmenin yapılmasına yönelik çağrı, 2022 sonlarından bu yana Katar’ın arabuluculuğunu isteyen Tshisekedi’den geldi.
Mart ayının sonunda, Katar’ın arabuluculuğunda Kongo hükümeti temsilcileri ile Kongolu isyancı grupların temsilcileri arasında Doha’da ilk ön görüşmeler yapıldı. Bu toplantı, ileride yapılacak müzakerelere bir çerçeve oluşturmayı amaçlıyordu.
10 Nisan’dan bu yana ise Katar’ın başkentinde kapalı kapılar ardında ikinci bir müzakere turu yürütülüyor. Ancak Le Monde’un haberine göre süreç, tarafların ön koşulları nedeniyle hâlâ ciddi engellerle karşı karşıya.
Washington merkezli Arap Körfez Devletleri Enstitüsü’nden araştırmacı Anna Jacobs’a göre, “Katar uzun yıllardır Afrika’daki arabuluculuk çabalarını destekliyordu; ancak son dönemde bu rolünü deneyim birikimi ve bölgesel nüfuzunu artırarak daha da yoğunlaştırdı.”
Doha’da gerçekleştirilen toplantının, Luanda ve Nairobi süreçlerinde sağlanan ilerlemelere ve ayrıca 8 Şubat 2025’te Tanzanya’nın Darüsselam kentinde düzenlenen Doğu Afrika Topluluğu ile Güney Afrika Kalkınma Topluluğu’nun (SADC) ortak zirvesinin sonuçlarına dayandığı belirtildi.
Le Monde, söz konusu zirvede liderlerin, tüm tarafların koşulsuz ve derhal ateşkese bağlı kalmaları gerektiğini vurguladıklarını ve Katar’da başlatılan diyaloğun devam etmesinin, bölgedeki kalıcı barış için temel bir adım olarak görüldüğünü aktardı.