Küresel enerji arzı meselesi, Katar’ın başkenti Doha’da 20 Mayıs Salı günü başlayan ve 22 Mayıs’a kadar sürecek olan beşinci Katar Ekonomi Forumu’nun ilk gün gündeminin başında yer aldı.
Foruma aralarında devlet başkanları, hükümet yetkilileri, çok uluslu şirketlerin CEO’ları ve uluslararası yatırımcıların da bulunduğu 2.500’den fazla önemli isim katılıyor.
Forumun açılışında düzenlenen ve “Küresel Enerji Arzı ve Güvenliği” başlığını taşıyan ilk panel oturumu, mevcut jeopolitik gelişmelerin enerji sektörüne doğrudan etkisi nedeniyle katılımcıların yoğun ilgisini çekti.
Katar’ın Enerji Vizyonu
Panel sırasında konuşan Katar Enerji İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Saad Şeride el-Kaabi, ülkesinin küresel enerji piyasalarında, özellikle de sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) alanında liderliğini pekiştirme hedefini sürdürdüğünü belirtti. El-Kaabi, Katar’ın gelecek yıl itibarıyla ABD’nin en büyük LNG tedarikçisi konumuna geleceğini ve bunun kapsamlı bir genişleme planının parçası olduğunu söyledi.
Katar’a uzun vadeli enerji anlaşmaları imzalaması yönünde baskı olup olmadığı sorusuna yanıt veren el-Kaabi, “Herhangi bir baskı söz konusu değil. Yapılan tüm anlaşmalar dikkatle değerlendirilmiş stratejik çıkarlara dayanıyor ve bazıları yirmi yılı aşkın sürelere uzanıyor,” dedi. El-Kaabi, özellikle ABD ile yapılan ortaklıkların sürdürülebilirlik ve temiz enerji kapasitesinin artırılması gibi ortak vizyonlara dayandığını da vurguladı.
Katar Hava Yolları’nın yüksek operasyonel verimlilik sayesinde önemli gelirler elde ettiğine dikkat çeken el-Kaabi, bunun bölgesel rekabeti artırdığını ve Katar’ın bölgesel lojistik merkez olma konumunu pekiştirdiğini dile getirdi.
Asya ülkeleriyle iş birliğinin geleceğine dair değerlendirmelerde bulunan el-Kaabi, Çin ve Hindistan ile aktif ticari görüşmeler yürütüldüğünü ve Katar’ın bu ülkeler için temel enerji kaynağı olduğunu ifade etti. El-Kaabi, söz konusu ülkelerle uzun vadeli stratejik projeler ve ortaklıklar üzerinden ilişkilerin derinleştirilmesinin hedeflendiğini söyledi.
Gelecekteki zorluklara da değinen el-Kaabi, sürdürülebilir yatırımların ve altyapı ile enerji sektörlerine tahsis edilecek sermayenin önemini vurgulayarak, “2030 yılına kadar yıllık 160 milyon ton LNG üretim kapasitesine ulaşmayı hedefliyoruz. Bu hedefe, Katar’ın yurtdışındaki yatırımlarını artırarak ulaşacağız. Bu yatırımlar, sürdürülebilir büyüme stratejimizin ve enerji sektöründe küresel genişleme planlarımızın temel unsurlarındandır,” dedi.
El-Kaabi, ABD ile Katar arasında enerji alanında bir rekabetten söz etmenin doğru olmadığını belirterek, “Bizi bir araya getiren şey, geleneksel anlamda bir rekabet değil; ortak çıkarlara dayanan yapıcı bir ortaklıktır,” ifadelerini kullandı.
Katar’ın enerji vizyonunun dengeli genişleme, öngörülü planlama ve en yüksek düzeyde sürdürülebilirliğe dayanmakta olduğunu kaydeden el-Kaabi, Doha’nın 2030 ve sonrasına dönük enerji hedeflerine emin adımlarla ilerlediğini söyledi.
Trump ve Enerji Fiyatları
Aynı oturumda konuşan ConocoPhillips Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Ryan Lance, ABD Başkanı Donald Trump’ın enerji fiyatlarının istikrarına büyük önem verdiğini ifade etti. Ancak Lance, enerji sektöründeki gelişmelerin zamana yayılan süreçler olduğunu ve uzun vadeli stratejiler gerektirdiğini kaydetti.
Katar’ın özellikle dünyanın en büyük doğalgaz sahalarından biri olan Kuzey Sahası’nın geliştirilmesi sayesinde LNG ihracat pazarında kilit bir rol üstlendiğini belirten Lance, “Trump’ın bazı ülkelere uyguladığı gümrük tarifelerinin uzun vadede küresel fiyat artışlarına yol açması ve bu durumun çeşitli sektörlerde enflasyon baskısı yaratması muhtemel,” dedi.
Lance, buna karşın ABD’de bazı fiyatların düşmeye başladığını ve bu durumun tarifelerin etkisinin piyasalara göre değişebileceğini gösterdiğini söyledi. Her ekonomik politika ya da ticari planın etkilerini gösterebilmesi için yeterli zamana ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Lance, bu tür politikaların hedeflenen sonuçları doğurabilmesi için zamana yayılması gerektiğini belirtti.
Katar: Güvenilir Bir Ortak
Foruma katılan Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, açılış konuşmasında Katar’ın hem enerji hem diplomasi alanlarında güvenilir bir ortak olma vizyonunu sürdürdüğünü ifade etti. Al Sani, Katar ekonomisinin geçtiğimiz yıl %2.4 oranında reel büyüme kaydettiğini de sözlerine ekledi.
Doha’nın daha dengeli ve adil bir küresel ekonomi inşasında aktif rol üstlenmeyi hedeflediğini belirten Başbakan, “Katar’ın fikirlerin buluştuğu ve çıkarların kesiştiği bir platform olmasını arzuluyoruz,” dedi.
ABD Başkanının ziyaretini “özel” olarak nitelendiren Al Sani, Orta Doğu’nun ve Körfez bölgesinin Trump yönetimi için öncelikli konumda yer almasının memnuniyet verici olduğunu söyledi.
Gazze Şeridi’ndeki duruma değinen Al Sani, İsrail’in bombardımanlarının barış ihtimalini zayıflattığını belirtti. Katar’ın ABD ve Mısır ile koordinasyon halinde savaşın durdurulması ve esirlerin serbest bırakılması için çalışmalarını sürdürdüğünü vurguladı.
Son haftalarda yürütülen ateşkes müzakerelerinin somut bir sonuca ulaşmadığını söyleyen Al Sani, ilgili taraflar arasındaki temel anlaşmazlıkların bu süreci zorlaştırdığını, “siyasi oyunların çoğu zaman bu çabaların önünde engel oluşturduğunu” dile getirdi.