34 C
Doha
Ana SayfaEkonomiGüneş Enerjisi: Katar’ın Enerji Piyasasındaki Kozu

Güneş Enerjisi: Katar’ın Enerji Piyasasındaki Kozu

Katar, 28 Nisan’da Ras Laffan ve Mesaieed Güneş Enerjisi Santrallerini hizmete alarak yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretim kapasitesini yaklaşık 1700 megavata çıkardı. Bu adım, ülkenin enerji karmasını çeşitlendirme ve sürdürülebilirliğini artırma yönündeki kararlılığını yansıtıyor.

Katar, 2030 yılına kadar güneş enerjisinden elektrik üretim kapasitesini yaklaşık 4000 megavata yükseltmeyi hedefliyor. Bu miktar, ülkenin toplam elektrik üretim kapasitesinin %30’una karşılık geliyor ve Katar’ın sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle uyumlu bir vizyonu ortaya koyuyor.

Ülke, yıllık ortalama 2000 kilovat/saat/m²’nin üzerinde güneş ışınımı alması nedeniyle, yenilenebilir enerji projeleri için stratejik bir avantaja sahip. Bu bağlamda Katar, şu anda Dukhan bölgesinde yaklaşık 2000 megavat kapasiteli dördüncü bir güneş enerjisi santralinin inşasını sürdürüyor. Halihazırda, Al-Kharsaah santrali 800 MW, Mesaieed santrali 417 MW, Ras Laffan santrali ise 458 MW kapasiteye sahip.

Temiz Enerji Hamlesi

Katar, güneş enerjisiyle elektrik üretimine ilk kez 2022 yılında Al-Kharsaah santralinin açılmasıyla adım attı. Bu adım, temiz enerji projelerinde büyüme planlarının da başlangıcını teşkil etti.

Ülkede elektrik üretiminde doğalgazın payı %99,72 seviyesinde. Ancak yeni güneş enerjisi santrallerinin faaliyete geçmesiyle, yenilenebilir enerjinin elektrik üretimindeki payının artması bekleniyor.

Ayrıca güneş enerjisi santralleri, Kuzey Sahası’ndaki LNG üretim genişletme projelerinin sera gazı emisyonlarını azaltmada da önemli rol oynayacak. Katar, 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarını %25 oranında düşürmeyi hedefliyor.

Enerji İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı ve QatarEnergy CEO’su Saad bin Sherida Al-Kaabi, Ras Laffan ve Mesaieed santrallerinin açılışında yaptığı konuşmada, bu projelerin Katar Ulusal Vizyonu 2030’un çevresel yönetimle ilgili dördüncü temel ayağının gerçekleştirilmesinde önemli bir adım olduğunu belirtti.

Al-Kaabi, “Bu projeler, karbon emisyonlarının azaltılmasına yönelik en önemli girişimlerden biridir ve Katar’ın enerji üretim kaynaklarını çeşitlendirme ve sürdürülebilirlik girişimlerini geliştirme çabalarının bir parçasıdır,” dedi. Ayrıca, bu projelerin yıllık yaklaşık 4,7 milyon ton karbon emisyonunun azaltılmasına katkı sağlayacağını vurguladı.

Ekonomik Boyut

Enerji uzmanı mühendis Abdulaziz Al-Dulaimi, “Katar’da güneş enerjisi santrallerinin açılması, karbon salınımından uzak bir enerji üretimi stratejisinin parçasıdır,” diyerek bu girişimin Paris İklim Anlaşması kapsamındaki taahhütlerle de uyumlu olduğunu ifade etti.

Al-Dulaimi, güneş enerjisi projelerinin ulusal stratejinin bir parçası olduğunu ve önümüzdeki yıllarda yeni santrallerin devreye girmesiyle kapasitenin daha da artacağını söyledi. Ayrıca bu yatırımların, enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesine katkı sağlayarak ülke ekonomisinin küresel değişimlere karşı daha dirençli hale gelmesini sağladığını belirtti.

Güneş enerjisinden elektrik üretim maliyetinin geleneksel kaynaklara kıyasla rekabetçi olduğunu ve hatta daha düşük olabileceğini belirten Al-Dulaimi, Katar’ın finansal gücü ve uzmanlığı sayesinde bu alanda yurt dışına da açıldığını ifade etti. Katar, şu anda temiz enerji alanında birçok uluslararası pazarda yer alıyor.

Al-Dulaimi, Katar’ın temiz enerjiye yöneliminin bir lüks değil, ekonomik, çevresel ve ticari açıdan stratejik bir tercih olduğunu ve bu yaklaşımın ülkenin küresel enerji dönüşümündeki yerini pekiştirdiğini dile getirdi.

Geleceğin Enerjisi

Enerji uzmanı Amer Al-Shoubaki de Al-Dulaimi’nin görüşlerine katılarak, Ras Laffan ve Mesaieed güneş santrallerinin Katar’ın enerji karmasında güneş enerjisinin payını artıracak nitelikte stratejik bir adım olduğunu vurguladı.

Al-Shoubaki, “Bu projeler, deneme aşamasını geride bırakıp Katar’ın elektrik şebekesi içinde sürdürülebilir bir seçenek haline gelen, bölgesel ölçekte rekabetçi düzeyde güneş enerjisi üretimini mümkün kılıyor,” dedi.

Ayrıca projelerin, temiz enerji altyapısına yapılan planlı ve teknolojik açıdan gelişmiş yatırımlar olduğunu belirten Al-Shoubaki, bu sayede Katar’ın enerji güvenliğinin güçlendiğini ve fosil yakıt piyasalarındaki dalgalanmalara karşı daha dirençli hale geldiğini söyledi.

Güneş enerjisine yönelimin, hidrokarbon kaynaklarının tüketimini azaltarak, ihracat için daha fazla doğalgazın serbest bırakılmasına olanak tanıdığını belirten Al-Shoubaki, bunun Katar’ın LNG piyasasındaki küresel konumunu güçlendirdiğini de vurguladı.

Son olarak, Al-Shoubaki “Katar, sadece bugünün değil, geleceğin enerjisine de yatırım yapıyor,” diyerek ülkenin enerji dönüşümünde proaktif bir rol üstlendiğini ifade etti.

BENZER HABERLER

Son Eklenen Haberler